Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB): Nedir?, Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri
Günlük hayatta hepimiz zaman zaman bazı düşüncelere takılabilir veya belirli davranışları tekrar edebiliriz. Ancak bu durum, hayat kalitenizi düşürecek kadar yoğun ve kontrol edilemez bir hal aldığında Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) adı verilen bir ruhsal rahatsızlıktan bahsediyor olabiliriz.
OKB, kişinin iradesi dışında gelen takıntılı düşünceler (obsesyonlar) ve bu düşüncelerin yarattığı sıkıntıyı gidermek için yaptığı tekrarlayıcı davranışlar (kompulsiyonlar) ile karakterize, çoğunlukla kronik bir rahatsızlıktır. Gelin, OKB’yi daha yakından tanıyalım.
Obsesyon (Takıntı) ve Kompulsiyon (Zorlantı) Nedir?
OKB’nin temelini bu iki kavram oluşturur:
-
Obsesyon (Saplantı/Takıntı): İsteğiniz dışında zihninize giren, size rahatsızlık ve kaygı veren, bir türlü uzaklaştıramadığınız düşünceler, imgeler veya dürtülerdir. Bu düşüncelerin mantıksız veya inançlarınıza aykırı olduğunu bilseniz bile onlara engel olamazsınız. Onları bastırmaya çalışmak ise kaygınızı daha da artırır.
-
Kompulsiyon (Zorlantı): Obsesyonların neden olduğu yoğun sıkıntıyı azaltmak veya korkulan bir durumu engellemek için yapmak zorunda hissettiğiniz, tekrarlayıcı ve kuralcı davranışlardır. Örneğin, mikrop kapma obsesyonu olan birinin sürekli el yıkaması bir kompulsiyondur. Bu davranışlar geçici bir rahatlama sağlasa da uzun vadede takıntıları daha da güçlendirir ve bir kısır döngü yaratır.
Sık Görülen Obsesyon ve Kompulsiyon Türleri Nelerdir?
OKB’nin içeriği kişiden kişiye ve kültürden kültüre değişiklik gösterebilir. En yaygın görülen örnekler şunlardır:
Yaygın Obsesyon Örnekleri:
- Bulaşma ve Kirlenme: Vücudunuza, giysilerinize veya eşyalarınıza mikrop, kir, kimyasal gibi maddelerin bulaşmasından aşırı korkma.
- Kuşku ve Kontrol İhtiyacı: “Ütüyü fişten çektim mi?”, “Kapıyı kilitledim mi?” gibi konularda sürekli şüphe duyma ve emin olamama.
- Simetri ve Düzen: Eşyaların belirli bir simetri veya mükemmel bir düzende durması gerektiğine dair yoğun bir dürtü.
- Zarar Verme Korkusu: Kendinize veya sevdiklerinize istemeden zarar vereceğinize dair korkutucu düşünceler.
- Cinsel ve Dini İçerikli Obsesyonlar: Kişinin kendi değer ve inançlarıyla tamamen çelişen, utanç ve suçluluk veren cinsel veya dini içerikli takıntılı düşünceler ve imgeler.
Yaygın Kompulsiyon Örnekleri:
- Tekrarlayıcı Yıkama/Temizleme: Defalarca el yıkama, duş alma veya ev temizliği yapma.
- Sürekli Kontrol Etme: Ocak, kapı kilidi, prizler gibi şeyleri tekrar tekrar kontrol etme.
- Sıralama ve Düzenleme: Eşyaları belirli bir renge, boyuta veya sıraya göre düzenleme.
- Sayma ve Tekrarlama: İşleri yaparken içinden veya sesli olarak sayma, belirli kelimeleri veya duaları tekrarlama.
- Dokunmaktan Kaçınma: Kirli olduğuna inanılan kapı kolu, para gibi nesnelere dokunmaktan kaçınma.
OKB Kimlerde Görülür ve Nedenleri Nelerdir?
- Görülme Sıklığı: Her 100 kişiden yaklaşık 2-3’ünde görülür. Kadın ve erkeklerde benzer oranlarda rastlanır.
- Başlangıç Yaşı: Genellikle genç yaşlarda, özellikle ergenlik ve yirmili yaşların başında başlar ancak her yaşta ortaya çıkabilir.
- Nedenleri: OKB’nin tek bir nedeni yoktur. Genetik yatkınlık, beyin fonksiyonlarındaki bazı farklılıklar (özellikle serotonin sistemi), kişilik özellikleri, travmatik yaşantılar ve çevresel stres faktörlerinin bir araya gelerek OKB’nin gelişiminde rol oynadığı düşünülmektedir. Bu alandaki bilimsel araştırmalar halen devam etmektedir.
OKB Tanısı Nasıl Konur?
OKB tanısı için kan tahlili veya beyin görüntülemesi gibi bir laboratuvar testi yoktur. Tanı, bir psikiyatri uzmanı tarafından yapılan detaylı bir klinik değerlendirme ile konulur.
Önemli Not: Pek çok insan zaman zaman takıntılı düşüncelere veya tekrarlayıcı davranışlara sahip olabilir. Bu, herkeste “biraz OKB olduğu” anlamına gelmez. OKB tanısı için bu düşünce ve davranışların:
- Kişinin gün içinde çok fazla zamanını alması (genellikle günde en az 1-3 saat),
- Yoğun strese ve kaygıya neden olması,
- İş, okul, sosyal ilişkiler gibi hayatın önemli alanlarındaki işlevselliğini ciddi şekilde bozması gerekir.
Hastalık genellikle kendiliğinden düzelmediği ve zamanla şiddetlenebildiği için erken teşhis ve tedavi büyük önem taşır.
OKB’de Tedavi Seçenekleri Nelerdir?
OKB, tedavisi mümkün olan bir rahatsızlıktır. En etkili sonuçlar genellikle ilaç tedavisi ve psikoterapinin birlikte kullanılmasıyla elde edilir.
-
İlaç Tedavisi: Özellikle beyindeki serotonin sistemi üzerinde etkili olan antidepresanlar OKB tedavisinde yaygın olarak kullanılır. İlaçların etkisini tam olarak gösterebilmesi için genellikle 6-8 hafta kadar bir süreye ihtiyaç vardır. Tedavinin kalıcı olması için ilacın doktor kontrolünde en az 2 yıl kullanılması önerilir.
-
Psikoterapi (Bilişsel Davranışçı Terapi – BDT): OKB tedavisinde etkinliği kanıtlanmış en önemli terapi yöntemidir.
- Bilişsel Kısım: Terapist, takıntılı düşüncelerin altında yatan işlevsiz inançları ve düşünce hatalarını bulmanıza ve bunları daha gerçekçi ve sağlıklı alternatiflerle değiştirmenize yardımcı olur.
- Davranışçı Kısım (“Maruz Bırakma ve Tepki Önleme”): Bu teknikte, sizi kaygılandıran düşünce veya durumlarla kademeli olarak yüzleşmeniz (maruz bırakma) ve bu kaygıyı azaltmak için yaptığınız kompulsif davranışları yapmamanız (tepki önleme) hedeflenir. Bu sayede kaygınızın zamanla azaldığını ve kompulsiyonlara ihtiyaç duymadığınızı öğrenirsiniz.
Unutmayın: Bazı durumlarda tedaviye yanıt almak zaman alabilir. Tedaviye dirençli vakalarda farklı ilaç ve terapi stratejileri denenebilir. Önemli olan umudu kaybetmemek ve tedaviye uyum göstermektir.
Eğer siz de bu belirtileri yaşıyorsanız veya bir yakınınızın yaşadığını düşünüyorsanız, bir ruh sağlığı uzmanından destek almaktan çekinmeyin. Doğru tedavi ile yaşam kalitenizi geri kazanmak mümkündür.
Comments are closed